-
1 koparmak
1. اجتز [اِجْتَزَّ]Anlamı: kopmasını sağlamak2. اجتنى [اِجْتَنَى]Anlamı: daldan, ağaçtan alıp toplamak3. احتز [اِحْتَزَّ]Anlamı: kopmasını sağlamak4. اقتطف [اِقْتَطَفَ]Anlamı: daldan, ağaçtan alıp toplamak5. جب [جَبَّ]Anlamı: kopmasını sağlamak6. جرز [جَرَزَ]Anlamı: kopmasını sağlamak7. جزل [جَزَلَ]Anlamı: kopmasını sağlamak8. جنى [جَنَى]Anlamı: daldan, ağaçtan alıp toplamak9. حذ [حَذَّ]Anlamı: kopmasını sağlamak10. حز [حَزَّ]Anlamı: kopmasını sağlamak11. فصل [فَصَلَ]Anlamı: kopmasını sağlamak12. قرض [قَرَضَ]Anlamı: kopmasını sağlamak13. قص [قَصَّ]Anlamı: kopmasını sağlamak14. قصل [قَصَلَ]Anlamı: kopmasını sağlamak15. قطف [قَطَفَ]Anlamı: daldan, ağaçtan alıp toplamak -
2 اجتز
اِجْتَزَّ1. koparmakAnlamı: kopmasını sağlamak2. makaslamakAnlamı: makasla kesmek3. kırkmakAnlamı: bir şeyi uçlarından kesmek -
3 احتز
اِحْتَزَّ1. katetmekAnlamı: kesmek, bölmek2. koparmakAnlamı: kopmasını sağlamak3. kırkmakAnlamı: bir şeyi uçlarından kesmek -
4 جب
جَبَّ1. kaldırmakAnlamı: feshetmek, lağvetmek2. feshetmekAnlamı: (verilmiş bir yargıyı) kaldırmak, bozmak3. koparmakAnlamı: kopmasını sağlamak4. lâğvetmekAnlamı: hükümsüz kılmak, feshetmek -
5 جرز
-
6 جزل
Iجَزَلَ1. katetmekAnlamı: kesmek, bölmek2. koparmakAnlamı: kopmasını sağlamakIIجَزْل1. buncaAnlamı: epey, çok2. kerimAnlamı: elli açık3. gürAnlamı: bol ve güçlü olarak çıkan4. fasih5. mebzulAnlamı: bol, çok6. cömertAnlamı: para ve malını esirgemeden veren, eli açık, selek.semih, verimli7. bolAnlamı: alışılandan çok -
7 حذ
-
8 حز
Iحَزّ1. çetele2. kertik3. tırtıkAnlamı: çentik4. çentikAnlamı: bir şeyin kenarına açılan kertikIIحَزَّ1. çentmekAnlamı: bir şeyin kenarında kertik açmak2. koparmakAnlamı: kopmasını sağlamak3. katetmekAnlamı: kesmek, bölmek4. kırkmakAnlamı: bir şeyi uçlarından kesmek5. kertiklemekAnlamı: kertik açmak6. kertmekAnlamı: bir şeyin kenarında kertik açmak7. çentiklemekAnlamı: çentik açmak -
9 فصل
Iفَصَّلَ1. açımlamakAnlamı: şerh etmek, açıklamak2. tarif3. belirtmekAnlamı: açıklamakIIفَصَلَ1. açmakAnlamı: birbirini ayırmak2. koparmakAnlamı: kopmasını sağlamak3. katetmekAnlamı: kesmek, bölmek4. ayırmak5. bölmek6. dağıtmakAnlamı: toplu durumda bulunan kimse veya şeyleri birbirinden uzaklaştırmak veya ayırmakفَصْل1. azilAnlamı: görevden alma2. kesmeAnlamı: kesmek işi3. kesimAnlamı: kesme işi4. defAnlamı: savma -
10 قرض
Iقَرَضَ1. kırkmakAnlamı: bir şeyi uçlarından kesmek2. koparmakAnlamı: kopmasını sağlamak3. makaslamakAnlamı: makasla kesmek4. kemirmekIIقَرْضkrediقِرْضkredi -
11 قص
Iقَصّ1. nakilAnlamı: hikâye etme2. versiyon3. hikâyeAnlamı: gerçek veya tasarlanmış olayları anlatan düz yazı türü, öykü4. yontmaAnlamı: yontmak işi5. masalAnlamı: hikâye6. anlatıAnlamı: hikâye etme, tahkiye7. kıssaAnlamı: hikâye, fıkraIIقَصَّ1. kırkmakAnlamı: bir şeyi uçlarından kesmek2. koparmakAnlamı: kopmasını sağlamak3. kırpmakAnlamı: parçalara ayırmak4. yontmakAnlamı: bir şeyi keskin bir şeyle kesmek5. budamak -
12 قصل
См. также в других словарях:
koparmak — i 1) Kopmasını sağlamak, kopmasına yol açmak O koskoca lenduha gibi gövdenle ipi koparırsın da başımıza iş çıkarırsın! O. C. Kaygılı 2) nsz Daldan, ağaçtan alıp toplamak Yorulunca omzuma çıkar, çiçek koparmak isterse beni çağırır. H. E. Adıvar 3) … Çağatay Osmanlı Sözlük